Şimdi oldu gece
Bugun, yarın birer hece
Gönül bir hasret, bir ümit her gece
Rüyalar gerçekleşir sen gelince
18 EYLUL 2003
Şimdi oldu gece
Bugun, yarın birer hece
Gönül bir hasret, bir ümit her gece
Rüyalar gerçekleşir sen gelince
18 EYLUL 2003
Hep hissediyordum bir tarafım eksik
Hep söylüyordum bir yanım yara
Anladım ki;
Eksikliğim sensin,
Yaram sensin,
Derdim sensin,
Dermanım, dermanım sensin
07 TEMMUZ 2003
Büyüyorum…
Büyüyorum bir sarmaşıkçasına.
Büyüyorum eksiklerini fark ettikçe.
Ve büyüdüğümü hissediyorum.
Bunca eksikliklerime rağmen,
Yol aldığımı görünce.
Ve büyüyeceğim sarmaşıkçasına
Eksiklerime rağmen…
18 KASIM 2002
Âlemi sen kendinin kölesi kulu sanma
Sen Hakk için âlemin kölesi ol kulu ol
Nefsin hevâsı ile mağrûr olup aldanma
Yüzüne bassın kadem her ayağın yolu ol
Garazsız hem ivazsız hizmet et her cânlıya
Kimsesizin düşkünün ayağı ol eli ol
Allâh için herkese hürmet et de sev sevil
Her göze diken olma sünbülü ol gülü ol
İncitme sen kimseyi kimseye incinme hem
Güler yüzlü tatlı dil her ağızın balı ol
Nefsine yan çıkıp da Ka’be’yi yıksan dahi
İncitme gönül yıkma ger uslu ger deli ol
Güneş gibi şefkatli yer gibi tevâzu’lu
Su gibi sehâvetli merhametle dolu ol
Gökçek gerek dervişin sanı yoksula baya
Suçluların suçundan geçip hoş görülü ol
Varlığından boşal kim yokluğa erişesin
Sözünü söyle gerçek Hulûsî’nin dili ol
Azm-i sefer ettin dil-i nâçârı unutma
Gittin güzel ammâ bu dil-efkârı unutma
Gâhîce uyandıkça şebistân-i safâda
Şol gice olan sohbet-i hemvârı unutma
Vardıkça şeker-hâba girip bister-i nâza
Ne zehr içer dîde-i bîdârı unutma
Ben sabr edeyim derd ü gam-i hecrine ammâ
Sen de güzelim ettiğin ikrârı unutma
Ağlatmayacaktın yola baktırmayacaktın
Ol va’de-i tekrâr-be-tekrârı unutma
Yok tâkati hicrânına lûtf eyle efendim
Dil-haste-i aşkın olan Esrârı unutma
Derdi dile bigâne vü mahrem güler, ben ağlarım
Özge belâ kim halime âlem güler, ben ağlarım
Nazü niyaze vakit yok hayran olur görse gözüm
Ancak heman ol dilberi gülfem güler, ben ağlarım
Nadide bir divaneyim baştan başa efsaneyim
Hicranımın ahvaline matem güler, ben ağlarım
Dil sinede bir bahr-i hûn esrar bî sabr ü sükûn
Gerçi gül-i zahm-i derun her dem güler, ben ağlarım
Gevher saçıp bezme seher doldu lebâleb jale gül
Kattı arakla gül-şeker minâ-yı mâlâmâle gül
Ebre düşüp berk-i şafak jale ne renge döndü bak
Güya mukattar gülerek doldurdu câm-ı âle gül
Bülbül olup yâre zenân görmüş tecelliden nişan
Her şahtan eylemiş ayan bir âteş-i cevvale gül
Geh naz edip mestur olur alâyişe mağrur olur
Bilmez sonu mecbur olur çent ruze bir ikbale gül
Bülbül yeter zar eyleme Esrâr’ı bîzâr eyleme
Bîhude ısrar eyleme guş etme ahu mâle gül
Kakullerine ol mehin ey şane dokunma
Zenciri kırar bu dil-i divane dokunma
Gül-berk misali cigerim pareliyorsun
Ey bad-ı seher ol gül-i handane dokunma
Feryad-ı ene’l-hak eder avaz-ı tanini
Faş etmesin esrarını peymane dokunma
Bünyan-ı nizam-ı felek ol kuy-ı beladır
Alem yıkılır bu dil-i virane dokunma
İçdikleri hep hun-i cigerdir fukaranın
Şeyha kerem et hatır-ı rindane dokunma
Şahım senin Esrar sadakatli kulundur
Lutfeyle o derviş-i perişane dokunma
Gece Kandilli’de gök kandil olup ol meh-rû
Mâhitab eyleyerek eyledi azm-i Göksu
Ol şehen-şâh-ı hüsn basdı kadem şevketle
Hele Beylerbeyi’nin başına devletdir bu
Boğaz içinde bu şeb mey vererek muğbeçeler
İtdi sâgar gibi lebrîz bizi tâ-be-gelû
Gel çelipa içün itme bizi hicrana dûçar
Nola İstavroz’a gitme bu gice kâfir-hu
Subha dek eyleyelim şevk ile zevk-i mehtâb
Mestdir çeşm-i siyeh meste yeter bu uyku
Yardan sana şu peymâne ki ihsân oldu
Mihr-i dîdâr idi Esrar sabaha karşu
Saye-i Hazret-i Galib’de Boğaz içre bu şeb
Zevk-i min tahtil enhar idi bana her su
Ne Süleyman ne Selim’in kuluyuz
Hazret-i Rabb-i rahimin kuluyuz
Husrev-i aleme yok minnetimiz
Öyle bir Şah-ı Kerimin kuluyuz
Arif-i ehl-i fena çakeriyiz
Salik-i merd-i ‘adimin kuluyuz
Bendelik eyler isen kendinedir
Sanma biz hur u na’imin kuluyuz
Gevher-i kabiliyet aşıkıyız
Anlama kim zer ü simin kuluyuz
Muhdesat ister ise yok olsun
Candaki feyz-i kadimin kuluyuz
Cahil-i münkire dersen har ü huk
Arif-i sırr-ı ‘alimin kuluyuz
Padişahane edayız Esrar
Yani Hünkar-ı Azimin kuluyuz